Hastalık yoktur, hasta vardır!
- Salih süer
- 16 Nis 2024
- 1 dakikada okunur

Hipokrata ait bu söz tıp mesleğinin icrasında mihenk taşıdır. Tıp bilimi hastalıkları sınıflayıp, nasıl oluştuğunu ve nasıl tedavi edileceğini açıklamaya çalışır. Tıp sanatı ise her bir hastaya özgü yaklaşmayı gerektirir. Hastalığın oluşma mekanizması aynı olsa da kişilerin aynı hastalıktan duydukları rahatsızlık farklı boyutlarda olabilir. Aynı zamanda kişiler arasında anatomik, genetik ve biyolojik farklılıklar da mevcuttur. Bu yüzden hekimin elinde hazır şablon reçete olmaz. Her hastaya ilk defa yaklaşır. Hastalığı 1000 defa görmüş olsak da hastayı ilk defa görüyoruz.
Bilginin hızla çoğaldığı, bilgiye ulaşımın son derece kolaylaştığı bu dönemde bilgiye hükmetmenin değeri daha da önem kazanmıştır. Bu nedenle hekimler, cerrahlar uzun yıllar emek vererek edindikleri bu kıymetli bilgileri uygulamadaki özenleriyle fark yaratırlar.







Yorumlar